Her insanın kendine göre hayatı romandır. Kişi yaptıklarından dolayı hayat serüveninde ilerlerken zirveye de çıkabilir, iflas noktasına da gelebilir. Akabinde hayal kırıklığı, pişmanlıklar, keşkeler, ahlar, vahlar arkası arkasına gelir. “Acemiliğime, toyluğuma, tecrübesizliğime kurban gittim, uyarılara dikkate almadım, o zamanlar hayatın bu kadar hızlı değişeceğini kestiremedim, şimdiki aklım olsa tövbeler olsun yapar mıydım?” der aslında.
Benim çocukken hayalimdeki iş kolu başkaydı, maalesef ailemin, çevremin baskısıyla yanlış kulvarlara yönlendirildim. Daha birçok nedenler sıralanabilir ama sorsan şimdiki aklın olsa tekrar aynı hatayı yapar mısın diye uzunca düşünür net cevap alamaz ikilemde kalırsın. Hatalar insana mahsustur. Velev ki hata yaptıysanız şu üç hususa dikkat edilmesi gerekiyor. “Hatanı kabul etmek”. “ Ondan ders çıkartmak” . “Tekrar etmemek”. Hadi diyelim ilk yaptığın kazaydı, ikincisi hataydı, üçüncüsü senin tercihindi. Bir hata insanlık hali, tekrar etmek şeytanlık hali, bütün bunlara rağmen inanmaya devam etmek ahmaklık halidir. Şimdiki aklın olsa neyi ön plana çıkarırdın diye sorsalar, daha çocukken hayatıma yön vermek için önce yeteneğimin hangi dallarda ön plana çıktığına bakardım ve uzmanların rehberliği eşliğinde sanatımı, zanaatımı, sporumu, eğitmenliğimi tespit edip bunları da olgunluk çağında tercih yapmaya yönelirdim ve de geleceğimi ona göre dizayn ederdim.
Son yıllarda ise yanlış tercihler, yanlış yönlendirmeler, aile ve çevre baskısı, benim çocuğum okusun, döne döne yine okusun, geçtim bir baltaya sap olmasında yeter ki üniversite okusun felsefesi ileri yaşlara geldiğinde A şıkkının yanında B şıkkı olmadığı için işsiz güçsüz kalması ve bütün emeklerin heba olması nedeniyle ne kendine, ne çevresine, ne de istihdama faydalı olamamasından dolayı şimdi ki aklım olsa diyor ama iş işten geçmiş oluyor.
Her dalın kendine göre bir eğitimi var. Doğru zamanda doğru yerde doğru mekanda, tabandan tavana, basamak basamak kariyer zirvesine çıkmak varken değişik sektörlerde olduğu gibi bizim hizmet sektöründe de hiçbir eğitim almadan, hiçbir alt yapısı olmadan, hiçbir maliyet envanteri çıkartmadan, mesleki bilgisi ve tecrübesi olmadan bir bilene sormadan istişare yapmadan işler oluyor. Biraz da dolduruluşa gelip kısa zamanda köşeyi dönme hayali devreye giriyor. Evdeki hesabın çarşıya uymadığını görünce de bütün birikimlerinin eriyip gitmesi ile çareyi satılık, devren satılık veya fason işine yönelmeleri başlıyor. Nedenini sorduğunda istisnalar hariç bin bir bahaneler, pişmanlıklar vesaire akıl yaşta değil de baştaymış deniliyor.
Geçmişte de akıl baştaydı ve aynı zamanda boştaydı. Şimdi hem yaşta hem başta var ama yine de “şimdiki aklım olsa” devreye girer. Oysaki insanoğlunun hayatı inişli çıkışlıdır. Zamanla ön görülmeyen olaylarla karşı karşıya kalırsın. Bazen de risk alman gerekiyorsa alırsın. Riske girmenin avantajlarını dezavantajlarını hesaba katman gerekir. Unutmamak gerek başarısız olmak aynı hatayı yapmak demektir. Yapılmış bunca hata varken biz aynı hatayı tekrar yaparız. Hatanın bedeline gelince cevap olarak şimdiki aklım olsa der çıkarız işin içinden.
Bana sorarsanız şimdiki aklın olsa yine bu işimi yapardınız diye yüzdelik vermem ama tabandan tavana kadar bu mesleğin her evresinde önce cezasıyla, cefasıyla, şimdi de sefasıyla hayal bile edemeyeceğim bu günlere rabbimin inayetiyle geldiğim için daha iyi bir alternatif yoksa yine yapardım. Bunun hiçbir zaman şimdiki aklım olsaydı diye bir pişmanlığım yoktur. Sizler şimdiki aklınızla yine ayni işimi yapardınız?
2024-08-08 15:24:06
